reklamlar

haberler

manşet haberler

Personel Gazete Sağlık Personeli PersonelSaglik.NET

2 Kasım 2017 Perşembe

Yıldırım, Polis ve asker alımlarının çokluğundan yakındı

HDP'li Milletvekili 'Binlerce Polis, Asker Alacağınıza Hakim-Savcı Alın'

HDP Adıyaman Milletvekili Behçet Yıldırım, TBMM Genel Kurulunda görüşmeleri süren İş Mahkemeleri Kanun Tasarısıyla ilgili söz aldı. Burada işçi ve işveren arasındaki sorunların halledilmesi için , mahkemelerin iş yükünü azaltacak adalet personeli alımlarına değinen Yıldırım, Polis ve asker alımlarının çokluğundan yakındı. HDP'li Milletvekili , "

Adalet Bakanımız buradaydı, şu anda göremiyorum kendisini, dün sormuştum bugün sorumu yineliyorum: Sizce yargımız tarafsız ve bağımsız mı? Bunu herkes gibi siz de iyi biliyorsunuz ki yargı tamamen saraya bağlı, adalet, tırnak içerisinde adalet bir kişinin iki dudağı arasına sıkışmış. Bu durumdan çok hoşnut olduğunuzu sanmıyorum ama maalesef gerçek bu.

Şimdi, arkadaşlar, bu iş mahkemeleri meselesine gelince… Bu kanun tasarısı, iktidarın özellikle son iki yıldır hukuktan, adaletten ve özgürlükten vazgeçip tamamen güvenlikçi politikalarla devleti yönetmeye çalışmasının bir parçasıdır. Bu yasa tasarısının mantığı, mahkemelerin yani yargının iş yükünü hafifletmek, yargılama yoluna gitmeden en kısa zamanda, en seri hâlde çözümü sağlamak.

Peki, daha hızlı, daha seri bir yargılamanın alt yapısı işçinin, emekçinin hak taleplerini tırpanlamak mıdır? Bunun başka bir yolu yok mu? Bu savaş politikalarına ayıracağınız parayı, zamanı, mesaiyi gerçekten adalete, hukuka ayırsaydınız işçinin, emekçinin hak kaybı üzerinden bir tasarı getirme ihtiyacı da duymazdınız.

Bu son birkaç yıldır güvenlik harcamalarınızı bir göz önüne getirin, onunla değil binlerce, milyonlarca işçinin hak taleplerini en kısa sürede, seri hâlde mahkemeler aracılığıyla çözüme ulaştırabilirdiniz. Bu kadar güvenlik personeli istihdam edeceğinize bunların yerine hâkim, savcı istihdam eder, hem mahkemelerin iş yükünü hafifletir hem de işçiyi mağdur etmezdiniz." dedi.

 

11 Temmuz 2017 Salı

Paranın 'anayasası'na yeni düzen

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, kambiyo mevzuatının anayasası sayılan Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'un güncellenmesi amacıyla çalışma başlattıklarını belirterek, "Bu kapsamda kabahatlerle cezalar arasındaki ölçüsüzlüğü gidereceğiz, idari para cezalarını güncelleyeceğiz ve yetkisiz faaliyet gösterenlere daha yüksek yaptırım uygulayacağız" dedi. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 1567 Sayılı Türk Parasının Kıymeti̇ni̇ Koruma Hakkında Kanun'un 1930 yılında yürürlüğe girdiğini hatırlatarak, mevzuatın nakit para veya nakit para yerine geçen ve ödeme aracı olarak kullanılabilen her türlü bono, çek, poliçe ve diğer menkul kıymetlerle kıymetli maden ve kıymetli taşların iç piyasada tedavülü ve ihraçla ithaline ilişkin usul ve esasları kapsadığını söyledi. Hazine Müsteşarlığınca kanunda değişiklikler yapılmasına ilişkin çalışma başlatıldığını ifade eden Şimşek, söz konusu değişiklikle mevzuatın daha anlaşılır hale getirilmesinin, kabahatlerle cezalar arasındaki ölçüsüzlüğün giderilmesinin amaçlandığını söyledi. Şimşek, bazı kabahatlerin caydırıcılık gücünün artırılması amacıyla idari para cezalarını güncelleyeceklerini, uygulamada boşluk yaratan durumların önüne geçeceklerini kaydetti.

 

"DÖVİZ BÜROLARI İÇİN DE ÖNEM ARZ EDİYOR" Söz konusu değişikliğin halen yürütülmekte olan döviz bürolarına ilişkin mevzuat çalışmaları için de önem arz ettiğinin altını çizen Şimşek, vatandaşların ve mükelleflerin mağduriyetinin önlenmesi için her türlü çalışmayı yapacaklarını bildirdi. Şimşek, yetkisiz faaliyet gösteren kişi ve kuruluşların işlemlerinin kayıt dışılığın artmasına neden olduğuna dikkati çekerek, bunun ekonomiye olumsuz etkilerinin yanı sıra mevcut döviz alım-satım piyasasında haksız rekabete yol açtığını belirtti. Bu nedenlerle yetkisiz faaliyetlere yönelik caydırıcılığı artırmak istediklerini dile getiren Şimşek, kanuna yeni yaptırımların ekleneceğini ve bu eylemlere yönelik yüksek idari para cezaları uygulanacağını anlattı. Şimşek, "Kambiyo mevzuatı uyarınca izin verilen alanlarda yetkisiz faaliyet gösterenlerin daha yüksek idari para cezalarıyla karşı karşıya kalacağı düzenlemeyle gerçek kişiler de dahil olmak üzere herkes mevzuata uyum konusunda daha dikkatli olmak zorunda olacak" diye konuştu.

ANLAMINI YİTİRMİŞ BAZI MÜESSESELER KALDIRILACAK Yapılacak mevzuat değişikliğiyle yurt içinde kıymetli maden alım-satımına ilişkin düzenleme ve gözetim yapılabilmesinin mümkün hale getirileceğine işaret eden Şimşek, şöyle konuştu: "Kambiyo mevzuatı kapsamında bilgi teminine yönelik sağlam bir kanuni dayanağın elde edilmesi amacıyla da kanuna bir hüküm ekleyeceğiz. Bununla etkin çalışmayan ve günün ihtiyaçlarına göre değişen, liberalleşen kambiyo mevzuatı çerçevesinde anlam ve önemini yitirmiş bazı müesseselerin kaldırılmasını, hukuki problemlerin ve kırtasiyeciliğin azaltılmasını hedefliyoruz."

3 Temmuz 2017 Pazartesi

AA'ya göre, zamlı memur ve emekli maaşları

Bakanlıktan, kamu görevlileri ve emeklilere yönelik zamlara ilişkin açıklama yapıldı.

Bu yıl kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarında yapılan artışların, "Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2016 ve 2017 Yıllarını Kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme" ile belirlendiği hatırlatılan açıklamada, ocak ayından geçerli olmak üzere kamu görevlileri ile emeklilerinin tamamının maaş ve ücretlerinde yüzde 3 artış sağlandığı belirtildi.

Aynı dönemde SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarının ise bir önceki dönem gerçekleşen enflasyona bağlı olarak yüzde 4,73 artırıldığına işaret edilen açıklamada, temmuz ayından geçerli olmak üzere ise kamu çalışanlarının maaş ve ücretlerinde yüzde 4 genel zam öngörüldüğü, bu yılın ilk 6 ayında enflasyonun yüzde 5,89 gerçekleştiği ifade edildi.

Açıklamada, gerçekleşen söz konusu enflasyon oranından kaynaklı olarak ilave yüzde 2,92 artış ile birlikte kamu çalışanlarının aylık ve ücretlerinde temmuz ayından geçerli olmak üzere toplamda yüzde 6,92 artış yapıldığına dikkat çekilerek, şunlar kaydedildi:

"Bu çerçevede aile yardımı ödeneği dahil en düşük memur maaşı 2 bin 558 liradan 2 bin 721 liraya yükselmiştir. 2017 yılı temmuz ayında memur emeklilerinin aylıklarında da enflasyon zammı dahil yüzde 6,92 artış yapılmış ve en düşük memur emekli aylığı bin 750 liradan bin 871 liraya yükselmiştir. Bu dönemde, SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarında ise yüzde 5,89 oranında artış sağlanmıştır. Böylece en düşük SSK emekli aylığı bin 402 liradan bin 485 liraya, en düşük esnaf Bağ Kur emekli aylığı ise bin 256 liradan bin 330 liraya yükselmiştir.

Söz konusu artışlarla birlikte 2017 yılının tamamında kamu görevlileri ile memur emeklilerinin maaş ve ücretlerinde kümülatif bazda yüzde 10,1, SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarına ise kümülatif bazda yüzde 10,9 zam yapılmıştır."

Açıklamaya göre, söz konusu artışlar neticesinde 2017 yılı ocak ve temmuz dönemleri itibarıyla bazı kamu görevlilerinin net maaşları şöyle:

UNVANLAR

Derece

NET GÖREV AYLIĞI

2017 Ocak

2017 Temmuz

MÜSTEŞAR

1/4

9.787

10.435

GENEL MÜDÜR

1/4

8.589

9.153

ŞUBE MÜDÜRÜ- (Üniversite mezunu)

1/4

4.509

4.807

MEMUR - (Üniversite mezunu)

9/1

2.773

2.951

ÖĞRETMEN

1/4

3.473

3.699

KAYMAKAM

1/4

7.875

8.406

BAŞKOMİSER

3/1

4.506

4.804

POLİS MEMURU

8/1

3.942

4.201

UZMAN DOKTOR

1/4

5.255

5.605

HEMŞİRE- (Üniversite mezunu)

5/1

3.373

3.592

MÜHENDİS

1/4

4.603

4.908

TEKNİSYEN-(Lise mezunu)

11/1

2.887

3.073

PROFESÖR

1/4

7.417

7.916

ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ

7/1

4.369

4.657

VAİZ

1/4

3.610

3.846

AVUKAT

1/4

4.394

4.684

Maaş hesaplamalarına, bölgesel ödemeler, ek ders ücreti, vekalet ücreti, döner sermaye ödemesi ve yabancı dil tazminatı gibi ödemeler dahil edilmezken, aile ve çocuk yardımı ödeneği ise dahil edildi. Aile yardımı ödeneği hesabında çalışmayan eş ve 2 çocuk (0-6 yaş grubu ve diğer) esas alındı.

2017 yılı ocak ve temmuz dönemleri itibarıyla en düşük emekli aylıkları (lira) şöyle:

Gruplar

2017 Ocak

2017 Temmuz

En Düşük Emekli Aylığı

Memur Emekli Aylığı

1.750

1.871

SSK Emekli Aylığı

1.402

1.485

Esnaf Bağ-Kur Emekli Aylığı

1.256

1.330

Zeynep Akyıl

30 Haziran 2017 Cuma

İşsizlik Maaşı 6 Ay Mı 10 Ay Mı (Kaç Ay) Ödenir? 2017 İşsizlik Maaşı Miktarı ve Şartları Nelerdir?

İşsizlik sigortasından yararlanabilmek için; Kendi istek ve kusuru dışında işsiz kalmak, Hizmet akdinin feshinden önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış olmak, Son üç yıl içinde en az 600 gün süre ile işsizlik sigortası primi ödemiş olmak, Hizmet akdinin feshinden sonraki 30 gün içinde en yakın İŞKUR birimine şahsen ya da elektronik ortamda başvurmak gerekmektedir. İşsizlik maaşı ülkemizde son yıllarda hayata geçirilen bir uygulama olmakla birlikte belirli şartların yerine gelmesi durumunda ödenmektedir. İşsizlik maaşı alabilmek için 4 temel şartın gerçekleşmesi gerekmektedir. Herhangi bir işte çalışırken SGK ve işsizlik maaşı primleri ödenen her bireyin işten ayrıldıktan sonra alabilmeye hak kazandığı işsizlik maaşı enflasyon oranında güncellenmektedir. İşsizlik maaşının iki kategorisi bulunmakta ve buna göre üst limit ile alt limit oranları belirlenmektedir. Geçen yıla oranla 51 TL zamlanan en düşük işsizlik maaşı tabanı da yeni yıla göre planlanmış oldu. İşsizlik maaşından faydalanacak kişilerin mutlak zorunlulukları da bulunmaktadır. Bir hizmet akdine dayalı olarak çalışan sigortalılar, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesinde açıklanan sandıklara tabi sigortalılar, 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan sigortalılar ile Ticari taksi, dolmuş ve benzeri nitelikteki şehir içi toplu taşıma aracı işyerleri ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenecek alanlarda kısmi süreli iş sözleşmesiyle bir veya birden fazla kişi tarafından çalıştırılan ve çalıştıkları kişi yanında ay içerisinde çalışma gün sayısı 10 günden az olan kişiler, işsizlik sigortasından faydalanabilmektedir.Herhangi bir ekonomik toplumda çalışmak istediği halde iş bulamayan yetişkinlerin bulunması durumuna işsizlik denir. İş bulamayan kimseye ise işsiz denir. Ekonomide genellikle 16 yaş ve üzeri kimseler işsiz grubuna dahil edilirler. 2017 Yılı asgari ücret net 1.404 TL, brüt 1.777 TL oldu. İşsiz olan vatandaşların umudu olan işsizlik maaşı, işsizlik rakamlarının bir hayli yüksek olduğunu düşündüğümüzde talebin çok olduğu bir maaş türüdür. 

Başvuru süresi de önemli bir ayrıntı olarak göze çarpmakta ve zamanında yapılmayan başvurusu sonrası bu haktan faydalanılamamaktadır. İşsizlik maaşı alabilmek için daha önce çalışılmış olma süreleri de bir diğer önemli kriter olarak göze çarpmaktadır.  İşsizlik maaşının üst limiti, 1.318 liradan 1.421 TL'ye yükseldi. En düşük işsizlik maaşı ise 659 lira iken 710 TL oldu. İşsizlik maaşı nedir, nasıl alınır, kimler alabilir? İŞKUR'un resmi sitesinde bulunan işsizlik maaşı ile ilgili bilgiler şöyle:

İşsizlik Sigortası

İşsizlik sigortasının kapsamı

*  5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile ikinci fıkrası kapsamında olanlardan bir hizmet akdine dayalı olarak çalışan sigortalılar,

*  506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesinde açıklanan sandıklara tabi sigortalılar,

 İstekleri halinde;

*  4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan sigortalılar,

*   Ticari taksi, dolmuş ve benzeri nitelikteki şehir içi toplu taşıma aracı işyerleri ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenecek alanlarda kısmi süreli iş sözleşmesiyle bir veya birden fazla kişi tarafından çalıştırılan ve çalıştıkları kişi yanında ay içerisinde çalışma gün sayısı 10 günden az olan kişiler,

işsizlik sigortasının kapsamındadır.

İşsizlik sigortasından yararlanma koşullarıİşsizlik sigortasından yararlanabilmek için;* Kendi istek ve kusuru dışında işsiz kalmak,

* Hizmet akdinin feshinden önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış olmak,

* Son üç yıl içinde en az 600 gün süre ile işsizlik sigortası primi ödemiş olmak,

* Hizmet akdinin feshinden sonraki 30 gün içinde en yakın İŞKUR birimine şahsen ya da elektronik ortamda başvurmak, gerekmektedir.

İşsizlik sigortasına başvuru

Hizmet akdinin feshinden sonraki 30 gün içinde en yakın İŞKUR birimine başvurmak gerekmektedir. Başvuru, İŞKUR birimine şahsen gelerek veya elektronik ortamda www.iskur.gov.tr adresinden yapılabilir. Mücbir sebepler dışında 30 gün içerisinde başvurulmaması halinde, başvuruda gecikilen süre, toplam hak sahipliği süresinden düşülmektedir.

İşsizlik sigortası başvurusu ile kişinin iş arayan kaydı yapılmakta veya güncellenmektedir. Böylece sigortalı işsizlerin danışmanlık, işe yerleştirme ve mesleki eğitim hizmetlerini alması sağlanmaktadır.

İşsizlik ödeneğinin süresi

Hizmet akdinin feshinden önceki son üç yıl içinde;

* 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün,

* 900 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 240 gün,

* 1080 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün,

süre ile işsizlik ödeneği (kanunda yer alan diğer şartları taşınması kaydıyla) verilmektedir.

Son 120 günde kesinti sayılmayan haller                                    

Hizmet akitleri 4447/51 inci madde kapsamında sona eren sigortalı işsizlerin, hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün içinde, hizmet akdi devam etmekle birlikte;

1.    Hastalık,

2.    Ücretsiz izin,

3.    Disiplin cezası

4.    Gözaltına alınma,

5.    Hükümlülükle sonuçlanmayan tutukluluk hali,

6.    Kısmi istihdam,

7.    Grev,

8.    Lokavt,

9.    Genel hayatı etkileyen olaylar,

10.  Ekonomik kriz,

11.  Doğal afet,

Nedenleriyle işyerinde faaliyetin durdurulması veya işe ara verilmesi halinde, son 120 günün hesabında prim yatırılmayan bu süreler kesinti sayılmamaktadır.

İşsizlik sigortası kapsamında sunulan hizmetler

İşsizlik ödeneği alanlara İŞKUR tarafından;

§ İşsizlik ödeneği verilmesi,

§ Genel sağlık sigortası primleri ödenmesi,

§ Yeni bir iş bulma,

§ Meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi verilmesi,

hizmetleri sağlanmaktadır.

İşsizlik ödeneği miktarı

Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkı olarak hesaplanmaktadır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçememektedir.

Aşağıda  2016 yılı 2. Dönem için aylık işsizlik ödeneği hesabı verilmiştir.

 

Son 4 Aylık Prime Esas

Kazançların Aylık

Ortalaması

Hesaplanan İşsizlik

Ödeneği Miktarı

Damga vergisi

Ödenecek İşsizlik

Ödeneği Miktarı

Son 12 Ay Asgari Ücretle Çalışan

1.647

658,80

5,00

653,80

Son 12 Ay 3.000 TL ile Çalışan

3.000

1.200

9,11

1.190,89

Son 12 Ay 5.000 TL ile Çalışan

5.000

1,317,60*

10,00

1.307,60

(*) Hesaplanan İşsizlik Ödeneği Miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemeyeceği için İşsizlik Ödenecek Aylık İşsizlik Ödeneği bu şekilde hesaplanmıştır. Asgari ücret 1.647,00 TL olarak alınmıştır.

İşsizlik ödeneğinin ödenmesi

İlk işsizlik ödeneği ödemesi, ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna kadar yapılmaktadır. Sigortalı işsizler, TC Kimlik Numaralı Nüfus Cüzdanı ile birlikte her hangi bir PTT şubesine başvurarak işsizlik ödeneklerini alabilirler.

İşsizlik ödeneğinin kesildiği haller

İşsizlik ödeneği almakta iken;

§ İŞKUR tarafından teklif edilen mesleklerine uygun ve son çalıştıkları işin ücret ve çalışma koşullarına yakın ve ikamet edilen yerin belediye mücavir alanı sınırları içinde bir işi haklı bir nedene dayanmaksızın reddedenlerin ödenekleri tekrar başlatılmamak üzere kesilmektedir.

§ Çalışma hayatını inceleme ve denetleme yetkisine haiz müfettişlerce veya kamu idarelerinin denetim elemanları tarafından yapılan denetimlerde Kurumumuzdan işsizlik ödeneği aldığı dönemde kayıt dışı olarak çalıştığı tespit edilenlerin işsizlik ödenekleri tekrar başlatılmamak üzere kesilmektedir. 

§ İşsizlik ödeneği aldığı süre içinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almaya başlayanların ödenekleri “Emeklilik” gerekçesiyle yaşlılık aylığını almaya başladığı tarih itibarıyla kesilir.

§ İŞKUR tarafından önerilen meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimini haklı bir neden göstermeden reddeden veya kabul etmesine karşın devam etmeyen ve haklı bir nedene dayanmaksızın Kurum tarafından yapılan çağrıları zamanında cevaplamayan, istenilen bilgi ve belgeleri öngörülen süre içinde vermeyenlerin işsizlik ödenekleri kesilmektedir. Ancak, bu hallerin sona ermesi durumunda, ödemelere yeniden başlanmaktadır. Ödemenin süresi başlangıçta belirlenmiş olan toplam hak sahipliği süresinin sona erdiği tarihi geçememektedir.

İşsizlik ödeneğinden yapılan kesintiler

İşsizlik ödeneği damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi değildir, nafaka borçları dışında haciz ve başkasına devredilemez.  

Sağlık hizmetinden yararlanma

İşsizlik ödeneği alanlar genel sağlık sigortası kapsamında olup bakmakla yükümlü olduğu kişiler de genel sağlık sigortalısı kapsamında sağlık hizmetlerinden yararlanabilmektedir. İşsizlik ödeneği ödenirken, ilgililer adına sadece genel sağlık sigortası primleri yatırıldığı için, emeklilik yönünden dikkate alınmamaktadır.

İşsizlik ödeneği alırken yapılması gerekenler

İşsizlik ödeneği alınan süre içinde; ikamet adresinin değişmesi, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı alınması, yetkili sağlık kuruluşunca istirahatli kılınması, silahaltına alınılması, yurtdışına çıkılması, bir işte çalışmaya başlanması ve mahkeme kararıyla işe iade edilmesi hallerinde durum en yakın İŞKUR birimine 15 gün içinde bildirmelidir Sigortalı işsiz kendi kusuru ve bilgilerdeki eksiklik veya yanlışlık nedeniyle yapılan fazla ödemeleri yasal faizi ile birlikte ödemek zorundadır.

İşsizlik sigortası prim miktarı

İşsizlik sigortası primi, sigortalının prime esas aylık brüt kazançların üzerinden hesaplanan % 1 sigortalı, % 2 işveren ve %1 Devlet payından oluşmaktadır. İsteğe bağlı işsizlik sigortası primini ödeyenlerden ise % 1 sigortalı ve % 2 işveren payı alınmaktadır.KamuAjans.com - Özel Haber

2 Nisan 2017 Pazar

Müezzinoğlu açıkladı: SGK ve İŞKUR birleşiyor

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Samsun Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odasınca düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin halkı merkeze getirdiğini söyledi.

"Elinizi vicdanınıza koyun, şöyle bir analiz et, kimi merkeze getiriyor sistem." diyen Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

"Kılıçdaroğlu 'tek adam' diyor. 58 milyon seçmenin asgari yarısının yetki kullandığı ve yarısının vicdanının sonucu olan bir şey istiyoruz. Nasıl dersin tek adam? Farklı bölgeler, farklı gruplar, bu ülkeyi birlik ve beraber içinde tutacak anlayış yüzde 50'den daha fazlasını merkeze getiriyor. Milletten başka hiç kimsenin oynayamayacağı bir yapıyı getiriyor. Daha önce farklı farklı organizasyonlarla bu milleti krizlere, dolayısıyla ülkemizi de sıradan bir ülkeye, milletimi de sıradan bir millet anlayışı içine çeviren anlayışların bedellerini o oyunları oynayanlar yaşamadı, hepimiz yaşadık."

Şimdi milletin çoğunluğunun vicdanını istediklerini ve 5 yıl "Burada milletin vicdanı var" denileceğini anlatan Müezzinoğlu, "Yüzde 50'den fazlası var. Bu sistem kapı gibi güçlü bir sistem. Kimin adına? Millet adına. O nedenle şimdi milletten korkuyorlar. Millet adına güçlü bir sistemden korkuyorlar. Ondan sonra utanmadan, sıkılmadan milleti korkutmaya çalışıyorlar. Bu millet korkak bir millet değil, bu millet cesur bir millet. Sen korkak olabilirsin. 15 Temmuz'da daha önce cümle içinde söylediğin halde, 'Bu ülkede darbe girişimi olursa ben tankın üzerine çıkarım' dedin. 15 Temmuz'da neredeydin? Daha önce söylediğin cümle realize oluyordu. Neredeydin 15 Temmuz akşamı? O yüzden milleti korkak zannedenler, milleti korkutmaya çalışanları bu millet bir defa daha elinin tersiyle itecek." diye konuştu.

"18 tane 18 ila 24 arasındaki yaş grubundan milletvekili olsa millet ne kaybeder"

Gençlerden de korkanların bulunduğunu dile getiren Müezzinoğlu, gençlerin ülkenin geleceği için önemli olduğuna işaret etti.

Ülkenin geleceği ile ilgili gençlerin önünü kesmeye veya onların hakkını bir başkasının elinde tutmaya hakları olmadığını vurgulayan Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"8 milyondan fazla 18 ila 24 yaş arasında gencimiz var ama dikkat ederseniz devamlı '18 yaş' diyor. 19 nerede, 20 nerede, 21 nerede, 22 nerede, 23 nerede, 24 nerede? 600 milletvekili var. 18 tane 18 ila 24 arasındaki yaş grubundan milletvekili olsa millet ne kaybeder, ülke ne kaybeder? Peki 65 yaş üzerinde oy oranı ne? 4 milyon oy var. Kaç tane milletvekili var, 67 tane. 18 tanesini gençlere aktaralım, 49 tane kalsın orada. Tecrübe ise tecrübe, onlarda da dinamizm var. 17 veya 18 taneden istiyoruz ki aralarından Recep Tayyip Erdoğanlar çıksın ama CHP aralarından 'Kılıçdaroğulları çıkacak' diye korkuyor. Bunun başka izahı yok."

Bir sürü iftira atıldığının altını çizen Müezzinoğlu, şunları söyledi:

"Aynı Recep Tayyip Erdoğan'a söyledikleri gibi. Şimdi 23 yaşındaki gençlere diyor ki, 'Sen mahallende muhtar adayı bile olamazsın. Muhtar azası adayı bile olamazsın. Sen ona bile layık değilsin. Belediye meclis üyesi adayı da olamazsın'. Bu bir hakarettir, haksızlıktır. Bu ülkenin kaderine zulümdür. Bu gençlerin arasından yarınları belirleyen iş adamları, yarınların bakanları, yarınların siyasetçileri çıkacak. 28 bin muhtarımız var. Bu 28 bin muhtarımızın arasında yarısından fazlası ilkokul mezunu bile değil. Bu muhtarlar arasında bir veya 2 bin lise mezunu genç olsun. Niye korkuyorsunuz. Mahalle ne kaybeder, köy ne kaybeder? Ama mesele o değil. Korkuyor, güvenemiyor. Hep ipin ucu kimin elinde olursa olsun ama milletin elinde olmasın."

"İŞKUR ve SGK'yı birbirine koordine edeceğiz"

Bakan Müezzinoğlu, İŞKUR ile SGK'nın yapısında da değişiklik yapacaklarını bildirerek, yasa gerektirmeyenlerin hepsini hızla çözeceklerini belirtti.

Kendisinin devamlı bunu yaşadığını anlatan Müezzinoğlu, "İŞKUR ayrı bir yapı, SGK ayrı bir yapı. Arkadaş birbirinizle örtüşün. 'Yok biz ayrı kurumuz'. Ne demek ayrı kurum? Sağ kolla sol kol bir yerde birbirine bağlı, bir bütündür, bir vücuttur, beraber yürüyeceğiz. Sağ ayakla sol ayak birbirine bağlıdır. Zıplaya zıplaya gidemezsin bir yere. Bunu birbirine koordine edeceğiz. İnşallah bütün bunlarda önümüzdeki süreçte her geçen gün daha iyi olacak ama tabii ki elimizde sihirli değnek yok, basamak basamak. Burada önemli olan niyet hayır, akıbet hayır" ifadesini kullandı.

31 Mart 2017 Cuma

BÜYÜK FETÖ OPERASYONU GELİYOR!

Hükümetin, referandumdan sonra ‘Büyük FETÖ operasyonuna' hazırlandığı belirtiliyor.


Özellikle siyasetçi ve üst düzey bürokratlara yönelik olacağı bildirilen operasyon için AKP kulislerinde, “Turpun büyüğü heybede” yorumları yapılıyor.


Referandum için sahada çalışma yürüten AKP'liler, FETÖ nedeniyle ‘mağdur' veya ‘yanlışlıkla ihraç' iddialarıyla karşılaşıyor. Eleştirilerin büyük bölümünün ‘gerçek dışı' olduğu düşüncesi hakim. Ancak mağduriyetlere neden olunduğu da kabul ediliyor.


En büyük sıkıntı ise ‘dokunulmayan kişilerle' ilgili gelen eleştirilerde yaşanıyor.


Üst düzey FETÖ'cülerin ve siyasilerin korunduğu iddiası rahatsızlığa neden oluyor.

‘TEMİZLİK' SORGUSU


Büyük bölümü AKP içinde olan ve siyaset ayağı konusunda ‘temizlik' yapılmaması sorgulanıyor. SÖZCÜ'nün edindiği bilgiye göre 16 Nisan'dan

sonra ‘Büyük FETÖ dalgası' gelecek.


Şimdiye kadar dokunulmayan ve üst düzey isimlere yönelik operasyonlar gerçekleşecek. Bunlar arasında siyaset kurumu da var. ByLock kullandığı tespit edilen 5 valinin de halen görevde olduğu iddia edildi. Bu konuda çalışma yapıldığı ancak referandumdan önce vali değişikliğinin sıkıntıya neden olacağı için ‘beklemeye' alındığı öğrenildi. Bunlarla ilgili kararnamenin hazır olduğu ve referandumdan sonra işleme konacağı belirtildi.


Kaynak: Sözcü

27 Mart 2017 Pazartesi

Memurlar dikkat!

Binlerce kamu personelinin kişisel bilgileri dolandırıcı bir şebeke tarafından ele geçirildi. Şebekenin Türkiye genelindeki sivil toplum kuruluşları ve bazı kamu kurumlarını arayarak kendilerini İzmir Valiliği OHAL Bürosu çalışanı olarak tanıttıkları ve “FETÖ, PKK ve DHKP/C gibi örgütlerle daha etkin mücadele etmek için çalışanlarınızın bilgilerine ihtiyaç duyulmaktadır” diyerek kamu kurumlarında çalışan kişilere ait bazı bilgileri ele geçirdikleri ortaya çıktı. Şebekenin bazı kurumları ise İzmir Valiliği adına arayarak çalışanları hakkında bilgi talep ettiği tespit edildi. Konunun açığa çıkmasının ardından İzmir Valiliği kurumları uyararak bilgilendirdi. Şebekenin ne amaçla bilgi topladığının araştırılması istendi. Polis de olayla ilgili soruşturma başlatırken şebekenin bağlantılarının çözülmesi için çalışma başlattı. Şebeke üyelerinin verdiği e-mail ve telefonların izini süren polis, bu kişileri her yerde arıyor. kaynak:vatan

19 Şubat 2017 Pazar

Hemşirelerin Zorunlu Stajda İstedikleri Oldu

İSTANBUL Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (AUZEF) Hemşirelik Lisans Tamamlama Programı'na kayıt yaptırıp açıktan öğrenim gören 1000 hemşireye, çalıştıkları hastaneler yerine sadece İstanbul'da staj yapma zorunluluğu kaldırıldı. Öğrenciler, yaşadıkları kentte ve çalıştıkları hastanelerde staj yapabilecek. Yüksek öğretim Kurulu (YÖK) ile Sağlık Bakanlığı arasında yapılan işbirliği ve yönetmelik değişikliği ile 26 Kasım 2014'te ön lisans mezunu sağlık çalışanlarına 'lisans mezunu' olma olanağı sağlandı. Bu olanak çerçevesinde, 2015 yılının güz döneminde İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (AUZEF) Hemşirelik Lisans Tamamlama Programı'na 1000 hemşire kayıt yaptırdı. Erzurum Atatürk, Malatya İnönü ve Samsun 19 Mayıs Üniversitesi gibi yüksek öğrenim kurumları da çok sayıda öğrenciyi kabul etti.


ÖĞRENCİLER TEPKİ GÖSTERDİ


Yaklaşık 1.5 yıldır AUZEF'te açıktan eğitim gören öğrenciler, 4 Ocak'ta yayınlanan AUZEF Hemşirelik Lisans Tamamlama Programı Klinik Uygulama (Staj) Rehberi ile şaşkınlık yaşadı. Klinik Uygulama (Staj) Koordinatörü Prof. Dr. Aytolan Yıldırım imzasıyla yayınlanan rehberde, bölümde uygulanan 20 günlük staj görevinin yalnızca İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı Çapa ve Cerrahpaşa Hastanesi'nde yapılabileceği belirtildi. Öğrenciler bu karara tepki gösterip, Malatya, Erzurum ve Samsun'daki öğrencilerin çalıştıkları kurumlarda staj yapabildiğini belirterek, AUZEF'e başvurarak sorunun çözülmesini istedi. Adana'daki Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nde çalışan 26 yıllık hemşire Şerife Poçulu Tekin de, mağduriyetlerinin giderilmesini istedi.


İSTANBUL ŞARTI KALDIRILDI


Sorunun basına yansıması ardından İstanbul Üniversitesi AUZEF öğrencilerin istemini kabul etti. AUZEF Hemşirelik Lisans Tamamlama Programı Klinik Uygulama Rehberi'nde İstanbul'daki staj zorunluluğu kaldırılarak "Öğrenciler klinik uygulamalarını, ikamet ettikleri ilde bulunan Sağlık Bakanlığı Eğitim-Araştırma Hastanesi ya da Üniversite Hastanesi'nde yapabilir. Öğrenci, Eğitim-Araştırma Hastanesi ya da Üniversite Hastanesi'nde çalışıyorsa klinik uygulamasını kendi çalıştığı kurumda yapabilir ancak çalıştığı birim ya da servis dışında yapması zorunludur" ifadesi eklendi.

10 Şubat 2017 Cuma

Günübirlik ev kiralayanlara kimlik zorunluğu geldi!

678 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kapsamında, günübirlik ev kiralayanlara da kimlik bildirimi zorunlu hale getirildi. Buna göre, 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu'nun ikinci maddesinin birinci fıkrasına, 'bekar odaları' ibaresinden sonra gelmek üzere 'günübirlik kiralanan evler' ibaresi eklendi. Yapılan düzenleme uyarınca ilgili kanunun ikinci maddesinde yer verilen özel veya resmi her türlü konaklama tesisine, tüm kayıtlarını bilgisayarda günü gününe tutma, genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlanarak mevcut bilgi, belge ve kayıtları genel kolluk kuvvetlerine anlık olarak bildirme zorunluluğu getirilmiş oldu.

"GENÇLER UYUŞTURUCU KULLANIMI İÇİN KİRALIYORDU"

Getirilen zorunluluk üzerine İzmir'de hizmet veren otel ve pansiyon sahipler de işletmelerini kayıt altına aldırmak için harekete geçti. Özellikle Alsancak civarında bulunan günübirlik kiralanan evlerin sahipleri de kayıt alma konusunda rahat nefes aldı. Henüz kaydı olmayan işletmeciler ise uygun şartların tesisi için girişimde bulunurken kayıt olmak için de kolluk kuvvetlerine başvurulara başladı. Günübirlik kiralık evlerle ilgili uzun süredir sıkıntı yaşadıklarını ve bir çok yere şikayetlerini ilettiklerini belirten İzmir Otelciler Pansiyon ve İşçileri Odası Başkanı Mehmet Gönen, yeni uygulama ile sektörlerinde meydana gelecek değişimi anlattı. Gönen, "Kayıtsız çalışan evlerin birçoğu ahlaki olmayan işler için kullanıldığını defalarca dile getirdi. Kaçak olarak kiraya verilen bu evlerde düşünebileceğiniz her şey olabiliyordu. Gençlerin uyuşturucu kullanımı amacıyla kiraladığı, sıklıkla aldığımız duyumlar arasındaydı" dedi.

2 BİN 100 KAÇAK EV SAVCILIĞA BİLDİRİLDİ

Karaname çıkmadan önce günlük hatta saatlik kiralanan bu evlerin emniyette kaydının olmadığını belirten Gönen, "Günlük 80 ila 100 liradan kiralanıyorlar. Bu konuda Cumhurbaşkanlığı'na, Başbakanlığ'a, bakanlıklara, belediyelere, emniyete kadar her sorumlu kuruma ihbar dilekçeleri yazdık, dosyalar hazırlayıp gönderdik. Bugüne kadar tespit edilen 2 bin 100 kaçak çalışan evi savcılığa bildirmiştik " dedi.

KAÇAK EVLERE CAYDIRICI CEZALAR

Hala bu işi kaçak yapmaya kalkanları ise caydırıcı cezalar beklediğini dile getiren Gönen, "Yapılan düzenlemede, Kimlik Bildirme Kanunu'ndaki adı geçen özel veya resmi konaklama yerleri sorumlu işleticileri, bu yerlerde ücretli veya ücretsiz, gündüz veya gece, yatacak yer gösterdikleri yerli veya yabancı herkesin kimlik ve geliş-ayrılış kayıtlarını, örneğine ve usulüne uygun şekilde günü gününe tutmak, genel kolluk örgütlerinin her an incelemelerine hazır bulundurmak zorunda. Genel kolluk kuvvetlerinin terminallerine bağlanmayanlara 10 bin lira, anlık veri göndermeyen veya gerçeğe aykırı kayıt tutanlara 5 bin lira idari para cezası kesilecek. Bunların tekrarı halinde ise işletme ruhsatları iptal edilecek" dedi.

BİNADAKİ DİĞER KAT MALİKLERİNİN ONAYI GEREK

Günlük kiralık ev işletmeciliği yapan firma sahibinin öncelikle bağlı bulunduğu belediyeye beyanda bulunması ve müsaade alması gerekiyor. Bu izin önce işletme sahibinin esnaf odasına kayıt olması, vergi açılışı yaptırması ve günlük kiralık ev hizmeti sunduğu dairelerin iskanlı bir binada olması gerekiyor. Ayrıca ticari bir işletme gibi işlem görecek olan bu dairenin bulunduğu binadaki tüm kat maliklerinin oy birliği ile sizin orada bir işletme açmanıza izin vermiş olması gerekiyor. Bu kuralları yerine getirmeyen işletmelere de büyük yükümlülükler getiriliyor. 5-10 bin liraya varan cezalar verilmekte. Haksız rekabet yaratan bu kuruluşların tarihi geçirmeden odamıza kayıt yaptırmaları gerekmektedir" dedi.

2 Ocak 2017 Pazartesi

Ebelere yeni görevler

Doğumda bulunan ebeyi yanına çağıran Akdağ, Türkiye’de ebelerin rollerini güçlendirerek yeni rol verdiklerini belirtti.

Sağlıkta dönüşüm kapsamında ebelerin daha etkin olacağını ifade eden Akdağ, ebeliğin sadece doğumla sınırlı olmadığına dikkati çekti.

Ebelere yeni görevler vereceklerini bildiren Akdağ, “2017’de gebe okullarımızın sayısını çok artıracağız. Ebelerimiz, her halükarda hamile anneleri destekliyorlar ama bu gebe okulları biraz daha farklı. Daha uzun süreli eğitim veriyoruz, farkındalığı artırıyoruz. Yeni sağlıklı yaşam merkezleri yapıyoruz. Oralarda da bu işleri devam ettirerek geliştireceğiz.” dedi.

Bakan Akdağ’ın eşi Şeyma Akdağ, Hatice Zümra bebeğe altın taktı. Bakan Akdağ da Türk Kızılayı tarafından hazırlanan sevgi bohçasını takdim etti.

Akdağ ve eşi Şeyma Akdağ, hastanedeki diğer hastaları ziyaret etti, çeşitli hediyeler verdi.

Hatice Zümra’nın babası Nuh Ekmekçi de Sağlık Bakanı Akdağ’a teşekkür etti.


2017’nin ilk bebeği ise Melek olmuştu ve bunu facebook sayfamızdan ilk dakikalarda paylaşmıştık

Haberdata.com Güncel Son Dakika Haberleri